Vikinglerin Kayıp Krallıkları: Kuzey Amerika

Kuzey Avrupa'nın altını üstüne getiren Vikingler gözlerini Atlantik'in diğer tarafına diktiler.

Kuzey Amerika'daki Viking varlığının detayları hararetli tartışmalara konu olsa da bunun deniz keşifleri çağında kaydedilen en önemli başarılardan biri olduğu herkesçe kabul edilir. Kuzeyli Vikinglerin M.S. 870 civarında İzlanda'ya yerleşmesinin ardından, 980 yılında meşhur Kızıl Erik tarafından fethine başlanan Grönland bir sonraki durak oldu. Atlantik'in çetin suları, Vikinglerin daha önce Kuzey Denizi'nde karşılaştıkları koşullardan çok daha zorluydu.

İskandinav denizcileri, bu zor koşullarla baş edebilmek için Knarr adı verilen bir gemi tipi kullandılar. Standart 'uzun gemi' modelinden daha geniş olan bu gemiler daha fazla yük taşıyabiliyor ve Atlantik'te neyle karşılaşırsa karşılaşsın sağlam kalabiliyordu. Vikingler bu sayede daha uzun ve verimli yolculuklara çıkabildiler. 1150 yılına gelindiğinde İzlanda'da yaşayan 72.000, Grönland'a yerleşen 5.000 Viking vardı.

Bu maceralar sürüp giderken, 985 yılında İzlandalı Bjarni Herjolfsson Grönland rotasından sapıp keşfedilmemiş toprakları fark ettiğinde Kuzey Amerika Vikinglerin ufkunda belirdi. Yeni topraklara dair hikâyeler diğer Vikingleri de buraları araştırmaya sevk etti. Yaklaşık 1000 yılı civarında Kızıl Erik'in oğlu Leif Eriksson keşfedilmemiş topraklara ayak basan ilk Viking oldu. Bugün, Eriksson ve 35 kişiden oluşan mürettebatının, Hristiyanlığı yaymak amacıyla Norveç Kralı I. Olaf (Olaf, Hristiyanlık ile ilgili fikirleri yayan ilk Viking'lerden biriydi) tarafından gönderildiği düşünülüyor. Bu yolculukta Saint Lawrence Körfezi'nin etrafındaki üç bölgeyi keşfeden Eriksson, buralara Helluland (Yassı Kayalar Diyarı), Markland (Orman ve Kereste Diyarı) ve Vinland (Sıcaklık ve Üzüm diyan) isimlerini verdi. Bugün bu bölgeleri, Baffin Adası, Labrador sahili ve Newfoundland olarak biliyoruz.

Bu ilk seferin ardından, batıya doğru yolculuklar devam etti. En kapsamlı yolculuksa Thorfinn Karlsefni tarafından yapıldı. Thorfinn, erkek ve kadınlardan oluşan 100 kişiyle birlikte bu yeni keşfedilen topraklara termelli yerleşme niyetiyle yola çıkmıştı ve yanına alet-edevat. silah ve çiftlik hayvanları da almıştı. Thorfinn'in eski topraklarda hamile kalan karısı çocuğunu yeni kıtada doğurdu. Daha fazla Viking'in bölgeye gelmesiyse Vikinglerle yerliler arasındaki etkileşimi kaçınılmaz kıldı. Viking kadınları ve erkekleri, Skrælingar olarak adlandırdıkları yerlilerle ticaret yapmaya başladılar ve bölge halkından aldıkları kürklerden kazanç elde ettiler. Henüz Demir Çağı öncesini yaşayan bir medeniyet olan Skrælingarlar muhtemelen günümüzdeki İnuitler'in atalarıydı. Onlar da okyanus ötesinden gelen misafirlerinden demir kullanarak silah ve araç gereç yapımını öğrendiler.

Kuzey Amerika'da Vikingler tarafından kurulan yerleşimler, sivri ahşap çatılar ve çamurdan yapılmış duvarlardan meydana gelen evlerden oluşuyordu. Vikinglerin bölgedeki varlığının kanıtı olarak görülen en dikkat çekici yerleşim L'Anse aux Meadows'dur. Vinland'in kuzey ucunda bulunan bölgenin 75 kişiye ev sahipliği yaptığı ve gemilerin onarılması için bir üs görevi gördüğū düşünülüyor. Yaklaşık iki ila üç yıl süren sömürgeleştirme çabasının ardından Skrælingarlar, Vikingleri tehdit olarak görmeye ve huzursuzluk çıkarmaya başladılar. Şiddet olayları nedeniyle, ticari amaçlı ziyaretler cazip girişimler olarak görülmekten çıkmıştı. Grönland, hem insanların hem de kıymetli kaynakların kaybedildiği bu ticari seferleri artık desteklemiyordu ve bu nedenle Kuzey Amerika'daki Viking faaliyetleri dramatik biçimde azaldı. Grönland tam manasıyla faal bir Viking kolonisi değildi; elverişli olmayan ekonomik koşullar da Kuzey Amerika'ya yapılacak yolculukları çok daha zorlaştırıyordu.

Vikinglerin, Amerika Kıtası'nı sömürgeleştirmede başarısız olmaları, uzun vadede hem doğal koşulların hem de yerli direnişinin bir sonucuydu. Fakat bunların yanı sıra, erken Orta Çağ'da denizden yapılan fetihlerin imkanlarının sınırlı olması da etkili olmuştu. Grönland ile Vinland arasındaki uzaklık 3.500 kilometreydi ve bu da Orta Çağ'daki herhangi bir gemiyle kat etmesi zor bir mesafeydi. Ayrıca, sayıları az olan yerleşimcilerin bölgenin yerlilerini alt edecek gücü de yoktu. Böylelikle Vikingler, Kolomb'dan 500 yıl önce Kuzey Amerika'ya ayak basmış olsalar da Yeni Dünya'da kalıcı bir koloni kuramadılar.

📌 Vikinglerin Kayıp Krallıkları: Başlangıç

📌 Vikinglerin Kayıp Krallıkları: İrlanda

📌 Vikinglerin Kayıp Krallıkları: Fransa